Sagopa Kajmer Onları da Anlıyorum
Thêm vào danh sách phát
Sagopa Kajmer - Onları da Anlıyorum đã được thêm vào danh sách nhạc yêu thích!
Sagopa Kajmer - Onları da Anlıyorum đã được xóa khỏi danh sách nhạc yêu thích!
Thời lượng: 04:59
Kích thước: 4.58 Mb
Số lần tải: 35
Số lần xem: 121
Bình luận:
Sagopa Kajmer - Onları da Anlıyorum Chưa có bình luận nào cho bài hát này. Hãy là người đầu tiên bình luận!
Nếu bạn thích bài hát, hãy để lại bình luận để hỗ trợ trang.
Nếu bạn thích bài hát, hãy để lại bình luận để hỗ trợ trang.
Sagopa Kajmer Onları da Anlıyorum Lời bài hát
Sagopa Kajmer - Onları da Anlıyorum Sözleri
Sevgim gerçek olmasaydı ağlayabilir miydim?(x2)
Aşkın bende olmasaydı nasıl gülebilirdim?(x2)
Ateş beni yaktıkça daha çok soğuyorum, soğuyorum
Ben ateşi körükledikçe, buz gibi donuyorum
Bana şaşkın bakıyorlar, onları da anlıyorum
Evvel zaman bir damla iken durumum, elhan derya hâl buluyorum.
Çıksın artık be kalem, tek bir harf çiz bari.
Vaktim olur zayi, etme böyle kırma yârini.
Bir işaret et! Bir çizikten yol bulurum.
Bir çizikten değil miydi onca köprü kurduğum?
Ey askerim kurşunum, kulun hâli aynı kalem-i kurşun.
Anlatayım şöyle ki;
Dışa kapanıktır başı, yavaş açılır dışa ilki.
Ucu sivrildikçe olur sanki ormanda gezen tilki.
Aşk şarabımı alkol sanar kınarlar beni.
De ki öyleyse Sago başı dönmüş ayyaşın teki.
Manzarayı bilir misin hiç görmediğin yerlerdeki?
Bilmeden konuşmak aptallık değil de ne ki peki?
Anlamsızlaşmış bakışları çoğunun.
Şeytanlaşmış içi melek görünen çocuğun.
Düşününce kötüyü tahmin edemezsin ateşini içime işleyen soğuğun
Bana bir çıkış yolu bulun, sonu gelsin kâbusumun.
Artık Kasva yorgun düştü.
Sevgim gerçek olmasaydı ağlayabilir miydim?(x2)
Aşkın bende olmasaydı nasıl gülebilirdim?(x2)
Ateş beni yaktıkça daha çok soğuyorum, soğuyorum
Ben ateşi körükledikçe, buz gibi donuyorum
Bana şaşkın bakıyorlar, onları da anlıyorum
Evvel zaman bir damla iken durumum, elhan derya hâl buluyorum.
Çıksın artık be kalem, tek bir harf çiz bari.
Vaktim olur zayi, etme böyle kırma yârini.
Bir işaret et! Bir çizikten yol bulurum.
Bir çizikten değil miydi onca köprü kurduğum?
Ey askerim kurşunum, kulun hâli aynı kalem-i kurşun.
Anlatayım şöyle ki;
Dışa kapanıktır başı, yavaş açılır dışa ilki.
Ucu sivrildikçe olur sanki ormanda gezen tilki.
Aşk şarabımı alkol sanar kınarlar beni.
De ki öyleyse Sago başı dönmüş ayyaşın teki.
Manzarayı bilir misin hiç görmediğin yerlerdeki?
Bilmeden konuşmak aptallık değil de ne ki peki?
Anlamsızlaşmış bakışları çoğunun.
Şeytanlaşmış içi melek görünen çocuğun.
Düşününce kötüyü tahmin edemezsin ateşini içime işleyen soğuğun
Bana bir çıkış yolu bulun, sonu gelsin kâbusumun.
Artık Kasva yorgun düştü.