Ahmet Arif Bu Zindan Bu Kırgın Bu Can

Онлайн тыңдау

Bu Zindan Bu Kırgın Bu CanAhmet Arif

Mp3 жүктеу

Жүктеу
Ойнату тізіміне қосу
Ahmet Arif - Bu Zindan Bu Kırgın Bu Can таңдаулылар тізіміне қосылды!
Ahmet Arif - Bu Zindan Bu Kırgın Bu Can таңдаулылар тізімінен өшірілді!
Таңдаулылар тізіміне қосу үшін тіркеліңіз немесе кіріңіз!

Кіру немесе Тіркелу
Уақыты: 04:12 Өлшемі: 3.86 Mb Жүктелу саны: 20 Қаралымдар: 141

Пікірлер:

Ahmet Arif - Bu Zindan Bu Kırgın Bu Can Бұл әнге әлі пікір жазылмаған. Алғашқы пікірді жазыңыз!
Баға:

Ahmet Arif Bu Zindan Bu Kırgın Bu Can Әннің сөзі

Gördüler

Yedi cihan,

İn, cin Kaf dağının ardındakiler,

Kıtlık da kıran da olsa

Gördüler analar neler doğurur

Aman aman hey…



Dünyalar vardır elvan,

Bir su damlasında, bir kıl ucunda,

Meyvalar vardır, meyvalar,

Ağacı, omcası yok,

Sana vurgun, sana dost.

Beride Kabil’in murdar baltası

Ve kan değirmenleri,

Kader kahpesi.

Beride borazancıları o puşt ölümün,

Hazır ırzını vermeğe

Yiğitler vuruldukça.

Timsah kısmı çünkü yavrusunu yer

Akarsu duruldukça.

Cadı, yalan hamurunu dağ – dağ yoğurur

Aman aman hey



Bu zindan, bu kırgın, bu can pazarı,

Macera değil.

Yaşamak, sade “yaşamak”

Yosun, solucan harcıdır.

Öyle açar ki murat.

Susuz, güneşsiz de kalsa, koparılsa da

Şavkı, bulut güllerinden daha bir suna,

Daha bir burcu – burcudur.



Bu zindan, bu kırgın, bu can pazarı

Macera değil

Sardığım toprağımın altın sabrıdır.

O sert, erkek hüznüdür lahza başında

Cıgara değil.

Ve sevgilim uykusunda bağrır

Aman aman hey…



Meltemin bir tadı, ustura ağzı

Biri, kız memesi, tılsım,

Yağmurun bir damlası süzülmüş küfür,

Bir damlası, aşk.

Senin uykuların hayın,

Düşlerin kardeş.

Duyar mısın, anlayıp sızlar mısın ki?

Gece, samanyollarında rüzgar çıkıncayadek,

Mısralarım kardeş – kardeş çağırır

Aman Aman hey…



Serabın bir sonu vardır,

Ufkun, sıradağın sonu.

Uçarın, kaçarın bir sonu vardır

Senin sonun yok.

Mandaların, kavakların pazarı olur,

Senin pazarın olamaz.

Sensiz nar çatlamaz, bebek gııı demez.

Beni böyle şair, divane etmez,

Kızımın çatal göğsü.

Senin yüzün suyu hürmetinedir

Buğdalara, cevizlere yürüyen

Kara toprağın ak südü…



Bir bilsen kimlere tasa, kedersin,

Anlar mısın, şaşırıp ağlar mısın ki?

Bir bilsen kardeşlerim ne can çocuklar

Ve bilsen nasıl vurur beni bu duvar.

Akşam – akşam, kara sevdam ağırır

Aman, aman hey…