Dilaver Cebeci Bu Yusufun Zindandan Seslenishidir

Dengarkan daring

Bu Yusufun Zindandan SeslenishidirDilaver Cebeci

Unduh Mp3

Unduh
Tambahkan ke daftar putar
Dilaver Cebeci - Bu Yusufun Zindandan Seslenishidir Ditambahkan ke daftar musik favorit!
Dilaver Cebeci - Bu Yusufun Zindandan Seslenishidir Dihapus dari daftar musik favorit!
Daftar atau masuk untuk menambah daftar musik favorit Anda!

Masuk atau Buat akun
Lamanya: 03:44 Dimensi: 3.43 Mb Unduhan: 18 Tampilan: 180

Komentar:

Dilaver Cebeci - Bu Yusufun Zindandan Seslenishidir Tidak ada komentar yang dibuat untuk lagu tersebut. Jadilah yang pertama berkomentar! Jika Anda menyukai lagunya, Anda dapat mendukung halaman ini dengan meninggalkan komentar di bagian komentar.
Komentar:

Dilaver Cebeci Bu Yusufun Zindandan Seslenishidir Lirik

Eğilin önümde çağdaş güneşler!
Kenanlı yıldızlar varın secdeye!
Issız çöllerde, derin kör kuyularda
Ben görürüm camgöbeği düşleri
Ve ben yorarım sırma şafaklarda,
Bulanık, korkulu düşlerinizi...

Tebessümlerimi yollarım vakur kervanlarla
Küfür karanlığı gecelerinize,
Sonra düşüncelerinizi yeşertirim...
İnce belli üç attır Tih sahrasında;
Güzelliğim, sabrım ve yalnızlığım.
Çılgınca yarışırlar kader güzergahımda;
Nalları değer kader çizgilerinize...

Bilemiyorum, bensiz nasıl olursunuz?
Cibril nefesli rüzgarlarda perdelenir gözleriniz,
Körpe bir ceylan gibi kaçıp gider güzellik,
Ateş yağar avuçlarınıza bir yerden,
Nil söndüremez içinizdeki yangınları,
Ağulu bir yılan ölüsü gibi yatar durur öyle
Mu’cizelere gebe Kızıl Deniz...

Dinleyin hele dinleyin çağdaş kadınlar!
Gamzesiz, zülüfsüz, yorgun kadınlar!
Mor mor halkalarda tutsak kadınlar!
Birer bıçak vermedi mi ellerinize Züleyha?
Çizdirmedi mi güzelliği avuçlarınıza?

Züleyha dedim ya biraz durmalısınız;
Lacivert çöl gecelerinden bir parçadır o,
Gözbebeklerinde dinlenir bereketli Nil...
Nasıl anlatsam size Züleyhayı;
Gözleri bir vaha gibi yeşil...

Ve gidin!
Nereye giderseniz gidin!
Kuyular her yerde derin!
İster Kenan illerinde, ister Mısır’da,
Zindanlar karanlık, mahzenler serin...

Hapsederim gençliğimi damarlarıma,
Kaç kere yaşanmış bir cenge girerim;
Unuturum sizi çağdaş kadınlar!
Sarılırım sımsıkı soğuk demirlere,
Kıtlıktan, bereketten haber veririm...
Ben yorarım düşlerinizi böyle bilin!

“Ümmü’l Kitab” üstüne yemin ederim;
Bir gün beni çağıracaksınız.
Yediye ve katlarına yemin olsun ki;
Bana muhtacsınız!
Bana muhtacsınız!
Bana muhtacsınız!