[Giriş: Şam]
Ya, ya
Noisart
Ya, ah
[Verse 1: Şam]
Dünya hapishanemiz
Altın olsa da prangan kodaman sahibin
Mesleğin köle prime time söyle sahi kim?
Özgür bu düzen aklar karayı bahar yazlar onların para haklar satın alır
Bu rant rant dünyası sana rahat mahat yok
Bazen savaşmaktır bazen ise kaçmak yol
Fakat cesaretim tutup diyor kaçmak yok her sefer
Ben hayatımı siktim ama ah vah yok
Yaşanır onlarca ahval boktan fakat gözü kapalı herkesin kaltak çok bilirsin
Televizyon sapıtmış ahlak yok
Sizlere satırlarım Maestro kadar gaddar mod
Protokol sikimde mi [?bassline?] yok
İsyanıma olur Yak Yak Yak motto
Yazmakta Osho kadar acımasız kelimeler patlak volta
[Kesit]
We don’t steal
We don’t gamble
We don’t lie and we don’t cheat
That also deprives the government of revenue
Here the white man makes the whiskey then puts you in jail for getting drunk
[Verse 2: Ashoo]
Sistem bezdirirken candan yavaş yavaş sömürmeye devam eder
Kefenin cebinin boş olduğunu azraille görüştüğünde anlicaksın
Geçen [?] gördüm mahallede “Geçmiş olsun.” ilk sözümdü
Cezaevinden çıktı şükür artık mahallemde parlicaktı
Umut gibi umutlarım bulutların üstünde
Alt kesim sıkıntı yiyor günde üç öğünde
Okulu sokakta öğrendi bu çocuklara edin bi’ müsaade
Anlasam da fark etmez bu kapitalist dönemi
İnsanları kovmak için evi yıkmak gerekir mi?
Erken yatıp erken kalk sonra bütün günün iş
Bütün salak toplumlarda erken biter direniş
Ambulansın söylediğim yemekten sonra geldiği bi’ yerde hiçbi’ çare yoktur
Derdin hep içerde kalır
Hatır gönül işi değil
Perde arkasında görmediklerimiz yok ediyordu toplumları artık şimdilerde
Dağılmanı isticek plastik mermilerle
Ekmek almak için öldü hem de yaşı 20’lerde
Sanki saklambaç oynuyoruz halk olarak
Peki size soruyorum adaletim nerde?