Bir şizofrenik tanı bu
E tabi bezdim
Bağırdım duymadılar, sesimi kestim
Susunca güzel geldi iç çekişlerim
Ağlıyorsun birisi gülüyorken sesli
Kafama öyle bir an estin ama
Unuttum yazamadım sana
Anılar teslim
Ay balam uzuyor günler
Geceler kısalıyor
Geçemiyorum testi
Ateşten hırkalarla ayaktayım
Bu savaş meydanında
Yaralı aşıklara
Yardım ediyorken ne ara
Sana geldi konu? Bezdim,
Ve ne şarkılar söyleyecektim mikrofonumu kestin
Ay balam ölünce hatıralar yaşamıyor mu sandın?
Değil
Ne sen eski sensin
Ne göz altlarım yeni
Buna aşk açlığı denir
Çünkü
Ne gözyaşı içilir
Ne hüzünler yenir
Öldük
Sen de sıkma artık başka
Kurşun işlemiyor
Aşkın acı dışında işlevi yok
Söndük
Kayan yıldızlara özendiren
Her ne varsa
İzleri var hisleri yok.
Gördük
Buğulu gözlerinden aldım ahı
Gelecek düşünceler beynimizde sildim anı
Sanki annem yaşıyor gibi bir
Gün, param az ve
Odamda kaydediyorum Mihrimah’ı
Dinliyorum, kulaklarıma dert kaçıyor
Bilemedim, dile kolay sineye çektim
Silemedim ki yaşlarını
Üzülme ben de bu kış gülemedim
Seni sevebilmek hünerim de
Ve lakin düşüyorum kavgalara
Gözlerinden gözlerimi ayırmıyorken usulca
Nedense bakamıyorum aynalara
Sevgi utanç veren bişey mi ki?
İçimde bir sen varsın içinde kim?
İçimde saf bir sevgi içinde kim?
Yaşayamazsın o nefret ile içindeki
Her taş bir kurulu düzen,
Savaşmak adil.
Sevmek ve sevilmek yaşamak tarihi
Yanaklarına hapsolmak ezberlemek bir vadiyi
Maalesef tek gecelik sevişmeler bir bağ değil
Hüznü kıran coğrafyasın atlasıma konu olan
Bu dersi geçemezsem hazan alır,
Olur da dinleyemezsen bir gün bunu, oku!
Söz uçar yazı kalır...