Verse 1:
Kan damladı gözlerimden, alışmışım görmedin mi?
Karanlığa boğuldum ay ışığım dönmedin mi?
Al bu kalbi, kalbine et bir sefer nakış
Rabbim vermesin devanı o nasıl bir bakış
Yanık kokuyor sanki bugün gözlerinin ak’ı
Seni sevmek son yitirdiğim akıl
Aşk bu, uğruna ölmediğimi sölüyorsan
Bozuk bir kaset gibi gözlerime takıl
Etkisindeyim ben hala o parke sokakların
Ve sensiz uyandığım lanet olası sabahların
Geceler benden ben gecelerden şikayetçi
Bu huzur bozan karanlık her gece ne davetçi
Devam eder yokluğunun sonrası
Seni mi inletiyor başka tenin somyası?
Bu yıllar önce köşede bıraktığımın kopyası
Zor değildir bir nankörün gözlerini oyması
Nakarat (Sancak):
Bırak, ne kaldıysa gel yerine bırak.
O kalbimi ellerime bırak.
Ne bu şimdi gözlerime dolan?
Sen mi yoksa ben mi yalan?
Yine sensin yüreğimin ortasında duran.
Sensin umutlarıma vuran.
Gülesim yok bir bahanesi de.
Kışı, yağmuru gözlerime bırak.
Verse 2:
Ne yüzün belli kadın ne geçmişin geçmiş
Geçmeyen bir geçmiş için geçirmekte neymiş
Gözlerimden yaş süzülüp gözlerine mi değmiş?
Artık sevmediğine seviyorum demek deneymiş
Huzurun katliamı, hislerim kan limiti
Sana geldiğim tüm yollar şimdi kar ve tipi
Kendini ne sandın yalanlarını görmediğimi mi?
Yazdığım son şiir öldü, şair ölmedi mi?
Artık yaralıyım ben demlenemem kurcalama
İnat uğruna bir kadından hınç alamam
Parçalandım daha da fazla parçalama
Hala saplı ihanet hançerin tam canıma
Yasaklı sevgilerin pasaklı aşk sürgünü
Yalan kokan çehrelerin kokulu zevk sümbülü
İnancım yok birine, yaklaşan yer süngüyü
Bu da karanlıkta yaşayan adamın aşk günlüğü..
Nakarat (Sancak):
Bırak, ne kaldıysa gel yerine bırak.
O kalbimi ellerime bırak.
Ne bu şimdi gözlerime dolan?
Sen mi yoksa ben mi yalan?
Yine sensin yüreğimin ortasında duran.
Sensin umutlarıma vuran.
Gülesim yok bir bahanesi de.
Kışı, yağmuru gözlerime bırak.