Bilmiyorum ki
intihardan sayılır mı gözlerinden düşmek
özleminle düşle.
yarım kaldık istemiyorum vedalara gülmek
aşk; boynunda yaşıyorken dudaklarında ölmek.
bilmiyorum ki
unutmaktan sayılır mı terk etmek hatıraları
sevmiyorum beni yalnız bıraktığın sokakları
karşılıklı içmiyorsak hiçbir şeyin anlamı kalmadı
şöyle düşün senin yerin gökyüzüyken bulutların çöküşü
bir rüzgar esti ellerimin saçlarını öpüşü
nasıl bu kadar güzel olur veda ederken bile gülüşün
birinin gülmesi için birinin ölmesi lazımmış
ben öldüm. gülüyorsun
öyle herkese gösterme tebessümünü
neden bu kadar yol varken kahpelikten gidiyorsun.
Hakan Taş:
her şey sana hasret. koş gel.
essin buralar sen kokarken bir meltem
o zaman denilen şey geçsin günü erken
bıktım dünü görmekten aynı günlere sövmekten
senin olduğun saatlere gelebilsem. ölebilsem.
Efrenc:
Şimdi ortak bir derdimiz var. ölmek mi dersin
ben yaşamak derken senin burnundan geldi
bütün duyguların sahte. uykundan bahset
sen uzay kadar güzelken beni bu oyunda mars et
Ben dünya kadar karışıkken sen ay kadar temiz
sonra vay halime derken ben uçmuşum kesin
kafam kıyak bi sokakta bulmuşum kendimi
beni bıraktığın uykudan sonra görmedim kendimi
şimdi hisset tek bi satırla.
otur bi düşün kimsen yok bunu da hatırla
hayatında ki insanların ve hiçbir önemi yok
bi gün sigaraya başlarsan bu şarkıyı sayıkla
ben değilim gerçekler sigara yaktıran
birader artık ben hissedemiyorum duygular bir askıda
tek kaldığımda yalvarıyorum biri gelip şu kafama sıksa
bir fanusun içindeyiz ölmüyoruz nasılsa